(Ekim 2018)
MESLEĞE İLİŞKİN GENEL SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİMİZ
Avukatlık mesleğinin sorunları gittikçe artan bir seyir izlemektedir. Çeşitli nedenleri bulunan bu sorunlar çözümsüz değildir. Birçok sorunun çözümü, yasal düzenleme ve siyasal iktidarın kararını ve ilgisini gerektirmektedir. Çok sayıda sorun ise baro yönetimlerinin sorunları saptayıp, çözme iradesi göstermeleri sonucunda çözüme kavuşabilecek niteliktedir. Her iki yöntem bakımından yapılması gereken ise; tüm avukatların meslek örgütleri olan barolar üzerinde, baroların ise siyasal iktidar üzerinde etkide bulunarak, baskı kurarak sorumluları çözüme zorlamasıdır. Avukat Hareketi olarak, hem avukatlarla sıkı bir iletişim ve ilişki içinde kalarak ve irademizi çözüm yönünde kullanarak, hem avukatların gücünü siyasal karar vericiler üzerinde hissettirerek sorunları çözebileceğimize inanıyoruz.
Aşağıda, avukatlık mesleğiyle ilgisini gördüğümüz sorun başlıkları hakkında, kısa açıklamalar şeklinde görüşlerimizi sunuyoruz. Bilindiği üzere, sorunlar sayılarak tüketilecek bir özellik taşımazlar. Avukatlığın sorunları da bu kapsamdadır. Avukatlıkla ilgili burada sayılmayan sorunların yok sayıldığı veya önemsenmediği düşünülmemelidir. Avukat Hareketi, önüne çıkacak her sorunun üzerine aynı kararlı iradeyle gidebilecek bir kadroya, düşünsel iradeye ve cesarete sahiptir.
Projelerimiz başlığı altında bir kısım önermelerimiz ayrıca bulunmaktadır. Projelerimiz bize özgü ve özgündür. Çözüm önerileri başlığı altında dile getirilen konular ise bugüne kadar birçok grup tarafından dile getirilmiş, hatta önceki baro yönetimleri tarafından birçoğunun çözümü için çaba gösterilmiştir. Bu çerçevede daha önceki yönetimler tarafından geliştirilen olumlu uygulamalar (örneğin baro dergisi, baro tv, servis hizmetleri gibi) benimsenip, geliştirilerek sürdürülecektir.
Avukat Hareketi; baro yönetimine, avukatlığa ve yaşanan meslek sorunlarına yeni bir paradigma ile bakmaktadır. Avukat Hareketi, Ülkenin hukuk sorunu ile yargı sisteminin yapısı ve oluşumunu avukatların yaşadığı sorunlardan ayrı düşünmeyen bir kadro hareketidir. Kendisini de eleştiren düşünsel bir anlayışa sahiptir. Niteliğe önem vermektedir. Gücünü, söylediklerinin arkasında duran bir irade ve cesarete sahip olmasından almaktadır.
Avukatlık Yasası Değişmelidir: Avukatlığın temel değerlerinden ödün verilmeden; başta avukatlığa kabul, baroların kuruluşu ve yönetimi, avukatların çalışma koşulları, disiplin hukuku, adli yardım olmak üzere; çağdaş ilkelere aykırı, zamana uyum sağlamayan, eskiyen; özellikle hukuki ve teknolojik gelişmelerin yanısıra Baronun artan üye sayısına cevap veremeyen Avukatlık Yasası değişmelidir. Bu çerçevede, Avukatlık Yasası ve mesleği doğrudan ilgilendiren diğer yasalarda mesleğin lehine yapılması gereken tüm düzenlemelerin tespiti ve düzeltilmesi için gereken çalışmaları yapacağız. İş Kanunu hükümlerine göre çalışan avukatlar barolar tarafından görülmemekte, hatta çoğunlukla isimleri dahi anılmamaktadır.
İş Kanunu hükümlerine göre çalışan avukatların çalışma koşullarını, çalışan ve çalıştıran avukatlar arasındaki ilişkiyi, (5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun, Deniz İş Kanunu’na tabi çalışanlara benzer şekilde) avukatlık meslek ilkelerine uygun olarak düzenlemek üzere, Avukatlık Yasasında değişiklik yapılması için her türlü çabayı göstereceğiz ve bu sorunun ısrarlı takipçisi olacağız.
Barolar Üzerindeki Vesayete Son: Öncelikli olarak 5 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile daha da ağırlaştırılan vesayet düzeni sayesinde Baroları tamamen DDK’nin denetimine ve yürütmenin insafına bırakan son düzenlemenin ivedilikle iptali için çalışacağız. Türkiye Barolar Birliği’nin ve baroların işlevine yönelik müdahaleci yaklaşımlara, üyelik ve aidat zorunluluğunu ortadan kaldırma girişimlerine, kısacası baroları işlevsiz kılmaya yönelik tüm girişimlere karşı, hukuksal yöntemler ve Baronun örgütlü gücü ile mücadele edeceğiz.
Baro, Adalet İçin Baskı Grubu Olacak: Dünyanın en büyük baroları arasında bulunan ve örgütlü gücü ile büyük bir baskı grubu olduğu yıllardır unutulmuş/unutturulmuş olan İstanbul Barosunu Avukatlık Yasasının verdiği görev ve sorumluluk çerçevesinden hareketle, yeniden ayağa kaldırarak, bildiri yoluyla muhalefet yapmanın çok ötesine taşıyacak, baronun; demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve adalet için gerçek anlamda demokratik bir baskı grubu olmasını sağlayacağız.
Katılımcı ve Saydam Baro: Baroyu katılımcı, saydam ve üyelerince denetlenebilir, hizmeti meslektaşın ayağına taşıyacak ve bir bilgisayar tuşuyla kolayca ulaşabileceği bir kurum haline getireceğiz. Baroyu, üyeleriyle karşılıklı etkileşim içinde bir yönetim anlayışıyla yöneteceğiz. Teknolojinin de yardımıyla, yönetim süreçlerine tüm avukatları katacağız. Baroyu bürokratik ağırlığından ve hantal idari yapısından kurtaracağız. Baronun tüm mali/akçalı işlerini saydam şekilde yürütecek ve avukatlar tarafından izlenmesini sağlayacağız.
Saygın Avukat, Güvenilen Baro: Baro’yu; kendi üyesine değer veren, mesleğin ve meslektaşının hakkını veren, mesleğin etik değerlerinin yanısıra adil yargılanma hakkını, hukuku ve demokrasiyi gerçekten savunan, hukuksuzluğa ve zorbalığa karşı direnen bir kuruma dönüştürerek avukata, toplum nezdinde yıpranan itibarını ve hak ettiği saygınlığı yeniden kazandıracağız. Avukatla barosu arasındaki yabancılaşmayı ortadan kaldırarak, avukatı barosuna güvenen ve sahip çıkan bir anlayışa kavuşturacağız. Baro’yu hukukla yeniden tanıştırıp, avukatı barosuyla barıştıracağız.
Avukatlık İçin Düşünsel Devrim ve Dönüşüm: Yargının kurucu unsurlarından biri olmakla birlikte günümüzde bu niteliği bizzat yargı tarafından neredeyse yok sayılan, ötekileştirilen, kendisi de bu niteliğinin hakkını tam olarak veremeyen avukatı ve avukatlık mesleğini kaybettiği bu niteliğe ve saygınlığına yeniden kavuşturacağız. Bu amaçla “Avukatlık Yasası”nda, “Avukatlık Meslek Kuralları”nda ve mevcut “Disiplin Hukuku”nda düşünsel devrimin yanı sıra köklü değişiklikler yapılması için ödünsüz mücadele edeceğiz.
Mesleği Tehdit Eden Dayatmalara Son: Avukatlık mesleğine neoliberal sistemin dayattığı, başta yabancı avukatlık büroları olmak üzere ticarileştiren, tekelleştiren ve teknisyenleştiren; meslek etiğine ve kurallarına aykırı süreçler ve dayatmalar ile mücadele edeceğiz.
Disiplin Hukukunda Devrim: İlk bakışta haklılığı açıkça anlaşıldığı halde, sırf şikayet edildiği için meslektaşlarını savunma vermeye zorlayan ve/veya disiplin dosyalarını aylarca açık tutan; meslek etiği ve ahlakına aykırı davrandığı açıkça tespit edilen meslektaşlarına karşı verilecek cezalarda ise oldukça korumacı davranan Baroyu, bu çarpık zihniyetinden, işlevsiz disiplin hukukundan ve bürokrasisinden kurtaracağız. Disiplin Kurulu ve hukukunda öncelikle giderek artan disiplin soruşturması talebine karşılık verebilecek yasal düzenlemelerin yapılması için mücadele ederken; keyfi ve statükocu yorumlara izin vermeyen, mesleğin çıkarını ve onurunu koruyacak bir düşünsel devrim yapacağız. Baro Disiplin Kurulunu, Baronun mevcut üye ve dosya sayısını dikkate alarak, nicelik ve nitelik olarak yeniden yapılandıracağız. Kurula uzman raportör takviyesi yapacağız. Böylece; yıllardır ağır dosya yükü altında ezilerek, sürüncemede kalan ve/veya yeterli zaman ayrılmayan disiplin dosyalarında verilen hatalı veya haksız kararlar nedeniyle; bir hukuk kurumu olarak kendi adaletini bile dağıtamayan Baroyu, bu aczinden kurtaracağız.
Türkiye Barolar Birliği ve Barolarla Güç Birliği: Bugüne kadar başarılamayanı başarmak üzere, başta Türkiye Barolar Birliği olmak üzere, Türkiye’nin tüm barolarıyla birlikte; öncelikle meslek sorunlarını çözüme kavuşturmak, adil yargılanmayı gerçekleştirmek, insan haklarını savunmak, hukuk devleti ve demokrasiden yana ortak bir güç ve baskı grubu oluşturabilmek amacıyla yeni bir anlayış ve yapılanmayı örgütleyeceğiz. İşlevsiz olan delegelik sistemini daha işlevli hale getirmek için, hızla somut projeler üreteceğiz.
Mahkemelerde Eşit Koşullarda Olmak: Mahkemelerde gittikçe yer eden “avukat yerine de ben düşünürüm”, “avukata ne gerek var” anlayışı ve yargılamayı mekanikleştiren her türlü düşünce ve düzenlemeye karşı mücadele edeceğiz. Yargılamaların, adil yargılanma hakkına uygun şekilde yapılmasının takipçisi ve denetleyicisi olacağız. Duruşma salonlarında savcılık makamının savunma makamıyla aynı hizada olması; mahkeme heyeti müzakereye çekildiğinde savcının da duruşma salonunu terk etmesi, karar verilmek üzere avukatların dışarı çıkartılması vb adil yargılanma ilkelerine açıkça aykırı uygulamaların kaldırılması için çalışacağız.
Savcılık Kurumu Adliye Dışında Olmalıdır: Adli fonksiyon olarak savcılık / iddia makamının savunma makamı gibi taraf olmasından hareketle; iddia makamının, savunma makamını temsil eden avukattan daha fazla hakim ile diyalogda bulunmasının hakimin tarafsızlığını bozduğunu dikkate alarak, çoğu demokratik ülkelerde olduğu gibi savcılık kurumunun adliyeden ayrılmasına, adliye dışındaki mekanlardan işlerini yürütmesini sağlayacak düzenlemelerin yapılmasına çalışacağız. Ayrıca savcının, silahların eşitliği gereğince, yargılamada avukatlarla eşit koşullarda ve aynı seviyede tutulması için gerekli girişimlerde bulunacağız.
Hukuk Devletine, Demokrasiye ve İnsana Sahip Çıkacağız: Her türlü teröre ve darbeye karşı üniter devleti, demokrasiyi ve laik Cumhuriyeti sonuna kadar savunurken; hangi ırktan, dinden, inançtan ve etnik kökenden gelirse gelsin insana yapılan haksızlığın ve ayrımcılığın karşısında duracağız. İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi için çalışacağız. Emeğe ve emekçiye hakkının ve değerinin verilmesi için gereken çalışmaların içinde olacağız.
Topluma Hukuk Desteği: Ulusal afetlerde, toplumsal olaylarda, insan hakları ihlallerinde mağdurlara hukuksal yardım götürebilmek, çevre sorunlarına yol açan projelere hukuki müdahalede bulunabilmek amacıyla; içerisinde konunun uzmanlarının da yer alacağı olaya ve konuya özgü yeni komisyon ve merkezler kuracağız. Toplumun ve kişilerin yok edilen hukuk güvenliğinin sağlanması için sürekli mücadele içinde olacağız.
Temiz Toplum ve Yolsuzlukla Mücadele: Temiz toplum arayışına tercüman olacak şekilde ve kamunun çıkarlarını korumak amacıyla her türlü yolsuzlukla mücadele etmek üzere içinde uzmanların da yer alacağı bir “Yolsuzlukla Mücadele Merkezi” kuracağız.
Hangi konuda ve kiminle ilgili olursa olsun Baro tarafından yapılan araştırma ve soruşturmalar sonucunda hazırlanan raporları avukatların ve kamunun bilgisine sunacağız. Üzeri örtülen yolsuzlukların açığa çıkartılması ve yolsuzluk yapan sorumlularının cezalandırılması için hazırlanan raporları gereği yapılmak üzere yasal birimlere sunarak takipçisi olacağız.
Toplumsal Duyarlılık Taşıyan Dosyaları Ele Alacağız:Yönetimde devamlılık, sorumluluk ve saydamlık ilkelerimizin yanı sıra Avukatlık Yasası md.76 uyarınca; “hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak” görevini yerine getirmek üzere; başta 1997 yılında Baro bünyesinde “Susurluk Araştırma Grubu” tarafından rapora bağlanan “Susurluk Dosyası” olmak üzere akamete uğrayarak kapanan dosyaları incelemeye açarak avukatların ve kamuoyunun bilgisine sunacağız. Ayrıca halen güncelliğini koruyanların eksikliklerini tamamlayıp, Baronun o konudaki görüşünü de açıkça ortaya koyarak konunun takipçisi olacağız.
Hukuk Eğitimi ve Mesleğe Kabul: Hukuk fakültelerinin ve kontenjanlarının sayısını azaltmak, hukuk eğitiminin kalitesini artırmak, mesleğe girişi ve mesleğe kabulü daha nitelikli hale getirmek için gereken politikaları üretecek ve bu konuda ilkeli bir yol izleyeceğiz.
İcra Sisteminin Yeniden Düzenlenmesi: Bugün bir insanlık ayıbına dönüşmüş olan icra sistemi ve uygulamalarının tümden ele alınarak yeni baştan düzenlenmesi için gereken çalışmaları derhal başlatacağız. İcra müdürlüklerindeki çalışma koşulları dahil olmak üzere icra sisteminin etkinliğini ve insanileşmesini sağlayacak önerilerimizin gerçekleşmesi için gereken çabayı göstereceğiz.
Kadına Yönelik Şiddete ve Ayrımcılığa Karşı Duracağız: Kadına yönelik her türlü şiddete ve ayrımcılığa karşı direnç noktası oluşturarak toplumsal ve hukuksal mücadele verecek, bu yönde politikalar üretecek ve ilgili kurumlarla işbirliği içinde olacağız. Bu amaçla Baro tarafından yalnızca İstanbul Adliyesi’nde kurulmuş olan “Kadın Hakları Şiddeti Önleme Bürosu”nu ilk aşamada İstanbul Anadolu ve Bakırköy adliyelerinde faaliyete geçirerek daha yaygın ve etkili hale getireceğiz.
Her Türlü Çocuk İstismarına Karşı Mücadele Edeceğiz: Çocukların her türlü istismarına karşı toplumsal ve hukuksal mücadele verecek, bu yönde politikalar üretecek ve ilgili kurumlarla işbirliği içinde olacağız.