Yaklaşık bir buçuk yıldır devam eden bir salgınla, kısmi ve yetersiz alınan önlemlerle sözde mücadele edilmeye çalışılıyor. Olan ise yine işçiye ve emekçiye oluyor.
Aç-kapa sistemiyle içi boş ve güvencesiz getirilen yasakların sonuçları, iktidarın küresel bir salgını dahi siyasi çıkarlarına göre şekillendirerek yönetmeye çalışmasıyla daha ağır hale gelmiştir. Getirilen yasak kapsamında kalanlara herhangi bir gelir desteği sağlanmadığı gibi, işçiler aşısız bir şekilde sağlıksız koşullarda çalıştırılmaya devam etmektedir. Kısmi alınan sözde önlemler ise ne yazık ki halk sağlığını korumaya değil, sermayenin zararını önlemeye dönüktür.
Hal böyle olunca, pek çok ülkenin salgından kurtulmaya ve tedbirleri kaldırmaya başlaması karşısında kamu hizmeti yürüten biz avukatlar, hakimler, savcılar ve adliye personeli aşılanma tamamlanmamış olmasına karşın, çalışmaya ve çalıştırılmaya devam ediyoruz. Pek çok meslektaşımızı salgın nedeniyle kaybettiğimiz bugünlerde dahi adliyelerdeki yoğunluk dikkat çekici olup biz avukatların kaygısını daha da artırmaktadır.
“Tam kapanma” adıyla alınan son önlemler ise pes dedirtecek türden kısıtlamalar içermektedir. Ülkemizde mevsim etkisinden arındırılmış iş gücüne katılımın 32 milyon olduğu düşünüldüğünde yaklaşık 17 milyon kişinin istisna kapsamına alınmış olması ise iktidarın tedbirlerinin sözde kaldığının en açık göstergesidir.
Asgari ücretin açlık sınırının altında olduğu, sağlık emekçilerinin covid-19 salgını nedeniyle hayatını kaybettiği, vatandaşın işsizlik ve açlıktan intihar ettiği, genç meslektaşlarımızın çektiği ekonomik sıkıntılarının yanında bir de can derdine düştüğü şu günlerde biz Avukat Hareketi olarak işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ı kutluyor; işçi ve emekçilerin haklarını, adalete duyduğumuz özlem ve inançla savunmaya devam edeceğimizi yineliyoruz.
Avukat Hareketi
30 Nisan 2021